Ana içeriğe atla

Başka Bir St Petersburg

Yazının başlığında ifade ettiğim gibi bu St Petersburg kanallarıyla ünlü bildiğiniz meşhur Rus şehri değil. Yazımıza konu olan St Petersburg ABD'nin Florida eyaletinde yer alan yaklaşık 250 bin nüfuslu bir kent. Bu kısa ön bilgilendirmeden sonra gelelim detaylara...

İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan kalkan uçağımız 10 saat kadar süren bir uçuşun ardından New-York JFK Havaalanı'na ulaşıyor ve pasaport işlemlerimizin ardından aktarma uçuşuyla 2 saatlik bir yolculuğun ardından Florida'daki Tampa Havalimanı'na varıyoruz. Ardından da St Petersburg kentine karayoluyla ulaşıyoruz.

Kristof Kolomb'un heykeli



















The Sunshine City olarak adlandırılan ve kısa adı St Pete olan şehir 1888 yılında kurulmuş. Yılın büyük bölümünde görülen güneşli ve güzel havası, upuzun plajları ve sahil şeridi, geniş cadde ve sokakları, yeşil alanları ve sıcakkanlı insanlarıyla çok güzel bir yer burası. 


Ertesi gün kahvaltımızın ardından nostaljik otobüsle ihtiyar şoförümüzün ''many many years ago...'' diye başlayan cümleleri eşliğinde sehir turu yapıyoruz. Ardından da alışverişimizi yapıp St Pete Plajı'na gidiyor ve akşam saatlerinde tekrar otelimize dönüyoruz. Alışveriş demişken birçok ürün Türkiye'den daha ucuz. Özellikle şehir dışındaki outletlerde çok uygun fiyatlara, bazılarında dolar kuruna rağmen Türkiye'deki fiyatların 1/4'üne ürünler satılıyor.. 

Şehirle ilgili izlenimlere devam edecek olursak caddelerdeki yeşil alanlardaki sincaplar, deniz kenarındaki flamingolar ve diğer balıkçıl kuşlar, gündoğumu ve günbatımındaki gökyüzü ve daha birçok güzellik fotoğraf çekmeyi sevenler için iyi malzemeler sunuyor. Yeme-içme için çok sayıda ve farklı konseptte cafe ve restaurantlar mevcut.



Bu sevimli sincaplar şehrin her yerinde.

Poynter Enstitüsü
Bizim de katıldığımız gazetecilikle ilgili seminerlerin ve kursların verildiği Poynter Institute da St Petersburg'da yer alıyor. 

Gezilecek yerlerden biri de Salvador Dali Müzesi. Burası Dali'nin Avrupa dışında en çok eserinin bulunduğu müze. 

Meksika Körfezi'nde günbatımı
Taksimiz
Şehirdeki çoğu taksi lüks ve büyük motorlu araçlardan oluşuyor. Bizim kullandığımız taksilerden birinin 6100 motor hacmine sahip Cadillac Escalade, bir başkasının da Lincoln olduğunu söylersem ne demek istediğim daha net anlaşılır sanırım. Benzinin sudan ucuz olduğu bir yer (1 galon yani yaklaşık 4 litre benzin 4 dolar) olması ve araç fiyatlarının uygun olması bu sonucu doğurmuş görünüyor. Bu arada taksicimiz Cristopher LPG'nin araçlarda kullanıldığını bilmediğini söyledi :)

Cadılar Bayramı'na denk gelmemizin de ilginç kostümlü çok sayıda insanla karşılaşmamızı sağladığını eklemeyi unutmayalım.
Halloween kabakları
Halloween kutlamaları

ABD'de taksilerde, cafe ve restaurantlarda ücretin yüzde 10'u  kadar bahşiş bırakıldığını hatırlatmakta fayda var.

Yine ABD genelinde olduğu gibi burada da insanların ilgi gösterdiği sporların başında beyzbol, basketbol ve Amerikan futbolu geliyor. 

Ek bir bilgi olarak hava sıcaklıkları için ölçü birimi olarak ABD'de Celsius değil Fahrenheit kullanılıyor.

İnsanlar sıcakkanlı ve yardımsever. Yolda tanımadığınız biri size selam verirse şaşırmayın.

Son olarak vakti olanlar için Orlando ve Miami St Petersburg'a yakın sayılabilecek şehirler. 

Sakin ve güzel şehir St Petersburg'dan 5 günün sonunda ayrılıp New-York üzerinden Türkiye'ye dönüyoruz. 

Bir başka seyahat noktasında görüşmek üzere.
Hoşçakalın...





Muhammet-Hümeyra KARA
seyahatkurtlari.blogspot.com


St Pete Beach

Atlas Okyanusu



Yat Limanı

St Petersburg'da akşamüstü

Pier



St Pete Beach






Bir evsiz

Objektifimize takılan bir güzellik

Okul servisleri çok sağlam, çocukların güvenliğine büyük önem veriliyor.






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Toulouse gezi notları

         Hem arkadaşlarımı ziyaret etmek hem de gezmek amacıyla gittiğim Fransa'da tam 3 hafta kalmıştım. Açıkçası tamamen arkadaşlarıma bağımlı olduğum için plansız bir şekilde gezdim bu ülkeyi. O yüzden sistemli bir gezi yazısından ziyade bir gözlem yazısı yazıyorum bu sefer.          İlk olarak ülkenin güneyindeki arkadaşımın yaşadığı yer olan Toulouse'a uçtum ve  Garonne Nehri burada yaklaşık 9 günümü geçirdim. Havaalanı şehir merkezine arabayla 20 dk uzaklıkta. Toulouse Fransa'nın 4. kalabalık şehri olmasına rağmen oldukça sakin ve sessiz bir yer gibi geldi bana, orada yaşayan arkadaşım tatil mevsimine denk geldiğimi normalde o kadar da sakin olmadığını söylüyor. İkliminde bir Akdeniz havası hakim, bu da Toulouse'da yaşayan insanların, kuzey illerde yaşayanlara göre daha sıcak ve ılıman olmasını sağlıyor. Çok ülke gezmiş yabancı bir arkadaşımın söylediği bir söz vardı: " Sıcak yer, sıcak insan". Kaldığımız yer genel olarak yabancıların ikamet et

Beyaz Şehir Cezayir

Uçaktan Cezayir      Üç asır Osmanlı toprağı olarak kalmış, Afrika’nın en geniş yüzölçümüne sahip ülkesi Cezayir’e gitmek insanın zihninde birçok soru oluşturuyor. Acaba nasıl bir ülke, insanlar nasıl, Osmanlı’dan kalan ne, halk Türkiye’ye nasıl bakıyor? vb.             İstanbul’dan THY ile yaklaşık 3 buçuk saatlik bir uçuşun ardından Cezayir’e ulaşıyoruz.            Hava alanındaki işleyişteki yavaşlık dikkatimizi çeken ilk şey.            İşlemlerimizin ardından aracımıza binerek otele doğru yola çıkıyoruz. Hem hava limanında hem de takside konuşmaya çalıştığımızda İngilizce’nin burada pek de bir işe yaramadığını fark etmemiz uzun sürmüyor. Eğer burada iletişim konusunda sıkıntı çekmek istemiyorsanız Arapça veya Fransızca konuşabilmeniz gerekiyor.

İki güzel Alsas şehri: Colmar ve Mulhouse gezisi

  Sain Etienne Kilisesi reunion meydanı           Alsas- Loren bölgesinin 2. Büyük şehri olan Mulhouse’dayız.   Buraya Paris’ten yola çıkıp Besançon ve Dijon şehirlerini gördükten sonra uğruyorum ve yaklaşık 1 haftamı bu şehirde geçiriyorum. Bu şehre Türkiye’den direkt gelmek isteyenler İsviçre’nin Basel şehrine uçan uçaklara binmeli, Basel’den Mulhouse’arım saatlik bir tren yolculuğuyla ulaşabilirler. Hem büyük hem gelişmiş hem güzel ve bi açıdan sakin bir şehirdi. İlk gün yerleşip dinlendikten sonra gezimize Saint Etienne Protestan kilisesi nden başlıyoruz. Zaten bu kilise büyük bir meydanın ortasında bulunuyor( Reunion ). Karşısında rengarenk Mulhouse evleri ve kafeler, solunda City Hall meydanın ortasında atlı karınca bulunuyor. Kilisenin içerisinde farklı dinleri tanıtan resimler görüyoruz. Alsas-Loren tarih derslerinden hatırlayacağımız üzere Fransa ve Almanya arasında sürekli el değiştirmiş bir bölge, en son Fransa’nın elinde kalmış, bu yüzden biraz Fransız biraz Alman özellik